Sandu: Rusya, Moldova'nın AB'ye katılmasını engelleyemez

Maia Sandu, Kişinev'de düzenlediği basın toplantısında, Moldova'nın AB'ye katılımı için Transdinyester'le ve Transdinyester'siz olmak üzere iki senaryo bulunduğunu belirtti.
Sandu: Transdinyester olmadan AB üyeliği mümkün"En iyi senaryonun" Transdinyester'in ana ülkeye yeniden entegre olması ve Moldova'nın tamamen AB'ye katılması olduğunu düşünüyor. "Bunun üzerinde çalışıyoruz" diye belirtti.
Aynı zamanda, Moldova hükümetinin kontrolündeki Dinyester'in sağ yakasının, sol yakada bulunan Transdinyester'den daha erken AB'ye entegre olabileceği ikinci senaryoyu da dışlamadı.
Rus askerlerinin bu ayrılıkçı bölgedeki varlığının, bölgenin yeniden entegrasyonuna "ciddi bir engel" oluşturduğunu belirten yazar, bu durumun ülkenin geri kalanının Avrupa'ya entegrasyon sürecini engellememesi gerektiğini söyledi.
Maia Sandu, "Rusya'nın AB entegrasyon sürecimize veto koyabilmesini istemiyoruz. (...) Rusya, Moldova'nın Avrupa ailesinin bir parçası olmasını, demokrasisini ve egemenliğini güçlendirmesini istemiyor" dedi.
Von der Leyen: Moldova AB ile müzakerelere başlamaya hazırKişinev'deki zirvede AB tarafını temsil eden Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa, Moldova'nın AB'ye katılım müzakerelerinin sözde birinci kümesinin en kısa sürede açılması gerektiğini vurguladı.
Avrupa Komisyonu, Moldova ve Ukrayna'nın gerekli reformları gerçekleştirerek bunun için koşulları karşıladığını zaten kabul etti. Ancak, kümelerin her birinin açılması üye devletlerin oybirliğiyle onayını gerektiriyor ve Macaristan Ukrayna ile müzakerelerde ilerlemeyi kabul etmiyor. Bu, fiili olarak Moldova'yı da engelliyor çünkü bu iki ülkenin katılım süreçleri bir araya getirilmiş durumda.
Katılım müzakerelerine ek olarak, AB'nin Moldova'ya mali desteği zirvede önemli bir konuydu. Von der Leyen, Moldova için şimdiye kadarki en büyük AB destek programı olan 1,9 milyar avroluk "büyüme planından" 270 milyon avroluk ilk dilimin dağıtıldığını duyurdu. Serbest bırakılan ilk fonlar, büyük ölçüde Rus gazına bağımlı olan ülkenin ısıtma sisteminin iyileştirilmesi ve bir hastane inşası gibi diğer şeylere gidecek.