Extremadura çiftçileri, yangınlardan zarar gören alanlara Ortak Tarım Politikası (CAP) cezalarının uygulanmamasını talep ediyor.

APAG Extremadura Asaja Başkanı Juan Metidieri, yangınlardan etkilenen çiftçilere, çiftlik sahiplerine ve arıcılara "acil" ve "doğrudan" yardım yapılmasını ve yanmış bölgelerde Ortak Tarım Politikası (CAP) cezalarının uygulanmamasını istedi.

Aynı şekilde, bölgeyi en iyi bilenlerin tarım ve hayvancılık sektörü olduğunu belirterek, bu sektörle uzlaşıya varılarak "gerçek" bir yangın önleme planının yapılması gerektiğini savundu.

Aynı zamanda, Pazartesi günü Mérida'da düzenlediği basın toplantısında, çevre ve kırsal politikalarda "köklü bir değişim" çağrısında bulunarak, toprakların yönetimi ve bakımının orada yaşayan ve çalışanlara geri verilmesini istedi.

"Artık bahanelere tahammül edemeyiz. Ekstremadura ekonomisinin ve yaşamının temeli olan kırsal alanlar kaderlerine terk edilmeye devam edemez. Politikacılar yön değiştirmezlerse, yıkıma ve tamamen belirsiz bir geleceğe doğru gidiyorlar," diye uyardı Metidieri ve APAG Ekstremadura Asaja'nın "gerçek çözümler" arayışında çalışma ve iş birliği yapma isteğini vurguladı.

Her halükarda, nesillerdir "dünyayı önemseyenlere" hem "saygı" hem de "dinleme" çağrısında bulunuyor; ayrıca, yönetimlerin yangın "trajedisi" karşısındaki "sorumsuzluklarını" ve "eylemsizliklerini" kınıyor.

Bu nedenle, Extremadura'yı kasıp kavuran yangınların yıkıcı etkilerini "azaltmak için büyük çaba ve cömertlikle yorulmadan çalışan" itfaiyecilere, sağlık çalışanlarına, güvenlik güçlerine, destek personeline, çiftçilere ve kırsal kesim sakinlerine "en derin şükranlarını" sundu.

Ülkede yaşanan bu trajedi nedeniyle "ne yazık ki hayatlarını kaybeden" mağdurların ailelerine ve yakınlarına başsağlığı diledi.

Tarım örgütü APAG'ın basın açıklamasında, Extremadura Asaja Başkanı Juan Metidieri'nin son günlerde özellikle Badajoz ilinde Valdecaballeros, Llerena ve Sierra de Bienvenida gibi etkilenen bölgeleri ziyaret ettiği belirtildi.

Çiftçiler ve hayvan yetiştiricileri, yangınların yol açtığı " ciddi sonuçları " ilk ağızdan bildirdiler; "binlerce hektar yandı, zeytinlikler yok oldu, altyapı zarar gördü, hayvanlar ve arı kovanları kayboldu."

"Bu felaketin büyüklüğü, üzerinde düşünmeyi ve hesap vermeyi gerektiriyor. Yaşanan her şeyin tamamen şansa bağlı olduğunu kabul edemeyiz. Rastgele yangınlar çıkabilir, ancak sürekli yangınlar olmayabilir," diye belirtti.

Metidieri, bu bağlamda, "Gerçek şu ki, Brüksel, Bakanlık ve Bölgesel Hükümet tarafından son on yıllarda uygulanan politikalar son derece hatalıdır" dedi.

"Natura 2000 Ağı, Biyosfer Rezervleri ve 2030 Gündemi gibi çok sayıda örnekten birkaçı aracılığıyla getirilen kurallar ve kısıtlamalar, insanları kırsaldan uzaklaştırdı, kırsal kesimin nüfusunun azalmasına ve toprakların terk edilmesine neden oldu ve bugün bu topraklar ateşin yakıtı haline geliyor," diye hayıflandı.

Bu bağlamda, "Gerçek çevre kirliliğinin ofislerde anlatılanlar değil, yıllarca temizlenmeyen ve yanıcı maddelerin birikmesine neden olan dağların, nehir yataklarının, yol kenarındaki hendeklerin ve tarlaların ihmal edilmesi" olduğunu vurguladı.

Metidieri, "Sürekli 'faydalı aptallar' olarak kullanıldığımızı düşünen kırsal kesimin derin öfkesini kınamak istiyoruz: Gerektiğinde çiftçiler ve çiftlik sahipleri her zaman orada, tıpkı pandemi sırasında gösterdiğimiz gibi. Ancak çözüm ve sesimizin duyulmasını istediğimizde görmezden geliniyoruz," dedi.

Son olarak, "Yönetimler sorumluluğu başkasına atarken, etkilenenlere yardım konusunda kimse konuşmuyor" vurgusunu yapıyor. "Her şeyini kaybeden çiftçileri, çiftlik sahiplerini ve arıcıları desteklemek için ne İspanyol hükümetinden ne de bölgesel hükümetten somut bir adım duymadık" diye vurguluyor.